23 Aralıkta Yusuh Hazar'ın kaleme aldığı ve SETA tarafından yayınlanan "Türkiye'nin Enerji Durumu ve Geleceği" başlıklı rapor Türkiye'de enerji sektörünün bugünkü durumuna ve geleceğine ilişkin perspektif sunan güzel bir çalışma olmuş.Enerji sektöründe çalışan uzman, akademisyen ve sektör temsilcilerinin yanısıra konuya ilgi duyanlarında beğeneceği özet bir çalışma olmuş.
Rapora kısaca göz atacak olursak:
"Bölgeyle ilgili geliştirilen uluslararası projelerde belirleyici bir tutumla rol alan Türkiye, kendisini enerji alanında bir aktör olarak kabul ettirmiş durumdadır.
Gelişmekte olan bir ülke olarak Türkiye’nin giderek artan enerji talebini karşılamada bilinen hidrokarbon kaynakları açık bir biçimde yetersizdir. Türkiye, bir taraftan yerli kaynakların aranma faaliyetlerini yoğunlaştırırken, bir taraftan da yenilenebilir enerji kaynaklarının devreye alınması, enerji verimliliğinin artırılması, ülkenin coğrafi konumundan yararlanılması gibi diğer mümkün potansiyellerini harekete geçirmenin çabası içinde bulunmaktadır.
2001 yılından bu yana Türkiye enerji sektörü, sektörün liberalizasyonunu hedefleyen reform çapında çok ciddi bir yeniden yapılanma sürecinden geçmektedir. Piyasalara ilişkin yasalar çıkartılmış, ilgili ikincil mevzuat düzenlemeleri büyük ölçüde tamamlanmıştır. Böylece, rekabetçi ve şeffaf bir enerji piyasası için atılabilecek adımların önemli bir bölümü atılmış bulunulmaktadır.
Türk enerji politikası bugün yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretimi ve enerjinin üretimden tüketime kadar her safhasında verimliliğin artırılmasına önem ve öncelik veren, enerji kaynağı ve ithalatta kaynak ülke çeşitlemesini ön plana çıkartan, ‘enerji koridoru’ rolüne özel bir vurgu yapan ve olmazsa olmaz olarak piyasa liberalizasyonunun altını çizen bir tutumu yansıtmaktadır.
Bölgeyle ilgili geliştirilen tüm uluslararası projelerde belirleyici bir tutumla rol alan Türkiye, kendisini enerji alanında bir aktör olarak kabul ettirmiş durumdadır. Özellikle petrol ve doğalgazın kaynak ülkelerden kaynakları yetersiz ithalata bağımlı Batılı ülkelere taşınmasını hedefleyen boru hattı projeleri, karşılıklı bağımlılığa da vurgu yapan bugünkü Türk dış politikasında destek bulduğu kadar ona destek de vermektedir.
Türkiye hem arz güvenliği ve kaynak çeşitliliğinin sağlanması, hem de uluslararası kamuoyunda iklim değişikliği bağlamında öngörülen hedeflere yakın bir hedefi gerçekleştirebilmek için nükleer enerjiye ihtiyaç duymaktadır. Nükleer elektrik santralı kurma girişimlerinin Türkiye’de nükleer teknolojinin diğer alanlardaki (tıp, ziraat, vd.) kullanımlarında da yararlanılabilecek bir birikimin oluşmasına katkı yapması beklenmektedir.
raporun tamamını okumak için aşağıdaki adresten pdf olarak indirebilirsiniz:
http://setav.org/ups/dosya/58085.pdf
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder